Bir Yıldız Bir Hilal İlelebet İstiklal
Mehmet Akif
Ersoy, Türk edebiyatının en önemli şairlerinden biri olup, aynı zamanda bir
düşünür, mütefekkir ve toplumcu bir sanatçıdır. Milletimiz ve vatanımız büyük
bir devrim olan “İstiklal Marşı” yazarıdır. Edebiyat dünyamızda “İstiklal Marşı” ile
tanınan Mehmet Akif, sadece sanatını değil aynı zamanda vatan sevgisini, milli
duygularını en iyi şekilde bizlere aktarmıştır. Ersoy’un şiirleri, edebi güç
bir tarafa, insanlık ve özgürlük adına verdiği mücadelenin yapıtı haline
gelmiştir.
Akif, modern Türk şiirinin kurucularından biri
olarak, vatanımıza ve bireylerimize en derin etkileri bırakan kişilerdendir.
Şiirlerinde milli duyguları, vatan sevgisi, sorumlulukları ve özgürlükleri ön
planda olsa da, onun edebiyatı sadece bu duygular, hislerle sınırlı değildir.
O, aynı zamanda halktan biri, ve halkın sesidir. Halkın yaşadığı acıları,
sevinçleri, çektiği zorlukları, kendi edebiyatına şeffaflığı ve dürüstlüğü ile
yansıtmıştır. Onun en büyük özelliği de budur. Halkın sorunlarını olduğu gibi
edebiyata dökmesidir.
Ersoy’un
edebiyat anlayışı, dini ve milli değerlere dayalı, fakat batıdan uzak bir
anlayıştır. O, Batı’nın etkisinden ziyade, kendi kültür ve halkını, milletini
temel almış bir edebiyat dili yaratmıştır. Edebiyatında, çokça insanı
yüceltmeye, onu sorumluluklarını yerine getirmeye çağırır. Bu çağrılar, sadece
bireysel değil, bütünsel ve toplumsal bir değişme ve gelişme isteğinde dile
getirilen çağrılardır. Akif’in şiirlerinde bireysel ve içsel sorgu değerlerin aksine
daha çok halkın yaşadığı zorluklara karşı bir başkaldırı vardır.
İstiklal
Marşı, Ersoy’un en önemli eserlerinden olup, Türk Cumhuriyetinin ve Milletinin
bağımsızlık mücadelesinin simgesidir. Akif, İstiklal Marşını yazarken; halkın
içinde bulunduğu karanlık günleri, düşman işgallerini ve milli mücadeleye
duyduğu inancı en büyük ölçüde bizlere yansıtmıştır. Onun şiirinde, milletin
kahramanlık tarihinden aldığı ilhamla bir direniş ve zafer umudu vardır.
“Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak!” dizesi, bu zafer inancının,
milletin cesaretini harlayıp milleti destekleyecek en önemli ifadesidir. Akif,
İstiklal Marşı’yla yalnızca bir vatanın doğumu, bir milletin bağımsızlık
arzusunu değil, aynı zamanda bu milletin yüksek ahlaki değerlerine olan bağlılığını
da dile getirmiş, ve yüceltmiştir.
Onun
edebiyatında diğer önemli bir yan, onun insanlık idealleriyle şekillenen
evrensel bir bakış açısıdır. Onun şiirlerinde yalnızca Türk milletinin değil,
tüm insanların barış, özgürlük ve adalet arzusu yer alır. Akif, sadece endi
halkını değil, tüm çilekeşleri savunmuş ve dünyadaki adaletsizliğe baş
tutmuştur. Bu, onu hem bireysel hem de toplumsal anlamda bir insan hakları
savunucusu olduğu gerçeğini ortaya koyar.
Yorumlar
Yorum Gönder